Araştırmaya göre, kahvenin bir keçi çobanı tarafından keşfedildiği ilk yer olan ve kahveye adını veren güneybatı Etiyopya'nın Kaffa bölgesinde uygulanan geleneksel yetiştiricilik şekli sayesinde bu ormanlardaki doğal kuş çeşitliliği, dünyadaki bütün kahve çiftliklerinden daha iyi korunuyor. Etiyopya'da kahve eskiden beri yerel ağaçların gölgelerindeki korularda yetiştiriliyor. Biological Conservation bilimsel dergisinin Ağustos sayısında çıkan çalışmaya göre bu çiftlikler, çevredeki ormanda bulunandan 2.5 kat daha fazla kuş türü barındırıyor.
ABD'de Büyük Yankı Uyandırdı National Geographic kaşifi, fotoğrafçısı Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu'nun bu çalışması, National Geographic Keşif ve Araştırma Komitesi ve Christensen Fonu tarafından desteklendi. Makale, yayımlandığı bilimsel dergi Biological Conservation tarafından Ağustos ayı sayısının en önemli makalesi ve dergi editörü tarafından da 'mutlaka okunması gereken' makale seçildi. National Geographic tarafından duyurulan makale, sosyal medyada 40 binden fazla kişi tarafından paylaşıldı ve ABD'de çok ses getirdi.
Türkiye'nin Göçmen Kuşları İçin de Önemli
Güneşte kahve yetiştirmenin mantar hastalığı riskini azaltabildiğini, daha az işçi gerektirdiğini ve daha çok kahve çekirdeği verebildiğini belirten Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu, ama bunun bedeli olarak da doğadaki canlıların yaşam alanlarını bozan ve kilosu daha ucuza satılan düşük kaliteli kahve üretildiğini vurguladı. Etiyopya kahve ormanlarının, Türkiye'nin göçmen kuşları için de çok önemli olduğunu belirten Doç. Dr. Şekercioğlu, "Etiyopya'nın kahve ormanları, ülkemizden ve diğer doğu Avrupa ülkelerinden gelen göçmen kuşlar için de çok önem taşıyor. Ekibimizin yaptığı araştırma, ülkemizde üreyen bazı kuş türlerinin, ekim- nisan aylarında senenin yarısını Etiyopya'da geçirdiğini gösterdi" dedi.